Off-Topic kategorisindeki yazılar


İzledik: Kendime iyi bak

Tarih: 03 Mayıs 2014 Cts 15:27 | Bu yazı 7.398 kez okundu.

11 Nisan günü vizyona girmiş olan romantik bir filme gittik bugün kız arkadaşım ile. Aslında böyle filmleri pek sevmem ve izlemem. Ama kız arkadaşımın o isteği o israrı yok muu girdik mecbur filme. 17.30 seansıydı. İnanır mısınız salonda 5-6 erkek vardı saydığım. Onlarda sevgili olan kişiler haa. Diğerleri hep 3-4-5 kişilik arkadaş gruplarıyla gelmiş kızlardı. Anlamadığım, kızlar toplanıp neden amaçsızca böyle filmlere gider ki? Ağlamak için mi yoksa aşk adına yeni şeyler öğrenmek için mi?

Film sürekli aklımda fakat salondaki insanlarda sürekli aklımda sayın okuyan. Bir yandan filmi izlerken diğer yandan içimdeki maceracı çocuk etrafı gözlüyordu inanır mısın? İnsanların bu filmde ne aradıklarını veya ne bulduklarını düşünmek bir yana, “ağlıyorlar mı lan” diye suratlarına bakıyordum, bakmaya çalışıyordum. Salon karanlık olduğundan bir bok göremiyordum orası ayrı tabii. Sadece ön taraftaki çiftin durmadan sarmaş dolaş olup sevişme isteği ile, yan tarafımda oturan üçlü kızların gülüşmeleri kaldı aklımda o karanlık salonda. Filmin ortaları yaklaşıyor gibiydi. Hem filmi izleyip hemde ön taraftaki çiftin başarısız sevişme çabalarına bakayım derken kız arkadaşım şak diye başını omzuma attı. Dedim herhalde benim hatunda moda girdi. Yüzünü kaldırdım ve bir baktım gözleri dolmuş. Hemen gözlerini yalamaya başladım desem de inanma yapmadım öyle birşey. “Ağlayacak mısın yoksa?” diye sordum. Gülümseyerek “evet” dedi. Başka kızlar olsa “yok gözümden işicem şimdi ahahaha” derdi ama benim hatun demedi işte, duygusal bir kere canına yandığım. O an salonda anlayamadığım bir ses oldu nedense. Bu ses tanıdık geldi sonradan ve içimden dedim; “bu bir osuruk sesi.” Hangi öküz dedim ilk başta bakındım etrafa ama maalesef osuruk bombasını kimse atmamış. Yine öndeki çiftin yaramazlıklarından koltuk yerinden çıkarcasına gıcırtı çıkartmış. Bunca aksiyonun arasında romantik olan filmimizi izlemeye devam ediyorum tabi çaktırmadan. Yan taraftaki üçlü kız bu sefer gülmeye başladı. Sevişme sahnelerinde nasıl da utanıp başlarını yere çevirdiklerini gördüm kaç defa ya. Sanırsın sevişmenin icadından haberleri yok. Damızlık domuzlar siziiii, az önce öndeki çifte bakıp bakıp gülüyordunuz ama? Ne değişti birdennn…

Neyse ki beş-on dakika sonrasında da zaten film bitti. Kız arkadaşıma baktım ağlamıyor. Tamam dedim içimden, ölen yada yaralanan yok. Salonda ışıklar açıldı tabi bir anda ardından. Kendimi kız meslek lisesinde hissettim. Salondaki herkes kız nerdeyse ve birbirlerine bakıyorlar. Sanırsam kim ağlamış, kim ağlamamış, bu ağladıysa ben niye ağlamadım lan analizi falan yapıyorlar herhalde dedim yine içimden. Neyse ki çıktık salondan ve otobüsle evimize döndük.

Aksiyonu bol, duygusallığı ise simidin üstündeki susam gibi. Ama bir o kadarda günün tadını sıcak bir simidin tazeliğine benzetebiliriz. “Akıyoğğ sayın okuyan, akıyooooğğ” (reklam repliği bu çaktırma) Şuan içimden bir ses “ne saçmalıyorsun amk” diyor. Haklı, daha fazla saçmalamayım değil mi dostlar…

Salıverdim küçük enişteyi veeee filme 10 üzerinden 6 verdim gitti.